Quantcast
Bursa’ya Kimler Geldi, Kimler Geçti – Belgesel Tarih

Ekrem Hayri PEKER
Ekrem Hayri  PEKER
Bursa’ya Kimler Geldi, Kimler Geçti
  • 11 Eylül 2022 Pazar
  • +
  • -
  • Ekrem Hayri PEKER /

Loading

Bursa hem Osmanlı’nın başkentliğini yapmış olması yönünden hem de ipekçilik yönünden önemli bir kent olduğu için başta seyyahlar olmak üzere, Andre Gide gibi yazarlar; çok sayıda Kral, prens ve prenses Bursa’yı ziyaret etmiştir. İlk Çağ’da Bursa’ya geleleri en meşhurları Roma imparatoru Vetranius ve Jul Sezar’dır. Vetranius, 350’de Bursa’ya gelip ömrünün son 7-8 yılını geçirdi. İmparator Hadrianus, dağ yöresinde bir kent ve kalıntıları günümüze ulaşan bir hamam yaptırdı.

Ünlü Romalı komutan Jül Sezar da daha düşük rütbeli bir subayken Bitinya Krallığı’nda düşük rütbeli bir subay olarak İrtibat subayı göreviyle Bursa’daydı.

Kostantinopolis baş patriği ve alim, Psellos Bursa’ya gelen ünlü din adamlarından.

Uludağ’daki manastırlara ya da kaplıcalara gelen çok sayıda Bizans imparatoru var.

Saltukname’de Sarı Saltuk’un Uludağ’a geldiğini, bir kale aldığını okuruz.

Ünlü gezgin ibn Batuta, Bağdadi ve sonra İbn Arapşah’ın yolu Bursa’ya düşmüştür. Karadeniz üzerinden 1408 yılında Edirne’ye gelen İbn Arapşah, Edirne’de bulunduğu zaman, Ebü’l-Leys-i Semerkandî hazretlerinin tefsîrini Arapçadan Türkçeye, “Câmi’ul-Hikâyât ve Lâmi-ur-Rivâyât” adlı eseri Farsçadan Türkçeye tercüme etti.

Bursa, Osmanlı Devleti’ne başkent olduktan sonra sayısız bey ve hükümdarı ağırlamıştır. Şehzadelerin düğünlerine Anadolu beyleri Doğu Roma, Sırp, Bulgar ve diğer bağımlı devletlerin asilleri katılmışlardır.

Yıldırım Beyazıt devrinde bağımlı hükümdarlar, Bizans İmparatoru ve Sırp Kralı askerleriyle savaşa katılmak için gelmişlerdir. Bağımlı devletler ve beyliklerden alınan rehineler, cezalandırılan Akıncı beyleri Tokat’a hapse gönderilirken, rehin tutulan Anadolu beylerinin aileleri Bursa’da yaşardı. Erzincan Beyi Mutahharten’in ailesi Bursa’da rehindi. Döneminin en ünlü sofisi Şeyh Bedrettin’de bir dönem İznik’te sürgün hayatı yaşamıştı.

Rus kaynakları İslam Giray’ın derviş olmak için Bursa’ya geldiğini ve Bursa’da bir tekkede derviş hayatı sürdüğünü yazar.  Kırım Hanlığını 1707-1708, 1713-1715 ve 1730-1736 yılları arasında üç kez yöneten Kaplan Giray’ın yolu da Bursa’ya düşmüştür.

Bahtsız şehzade Mustafa’nın annesi Mahi Devran ve torunu Şehzade Mehmet Bursa’ya sürgüne gönderildi. Bahtsız şehzadenin oğlu da burada boğduruldu.

Bursa’ya çok sayıda sadrazam, vezir, şeyhülislam, kazasker ve müderris sürgün olarak gelmiş ve çoğu Bursa’da vefat etmiştir. Bursa’ya sürülen Karaçelebizade Abdülaziz Efendi Bursa’da çok sayıda çeşme yaptırmıştır.

Bursa sadece Osmanlı sofilerine değil, Cezayir’i işgal eden ve bağımsız bir beylik kuran, sonunda Fransızlara yenilen ve Osmanlı topraklarına sürgün gelen Abdülkadir Cezayiri ve Libya’da Osmanlılarla İtalyanlara karşı savaşan, İstiklal mücadelemize destek veren Ahmet Şerif el Sunisi’ye de ev sahipliği yapmıştır.

Cenevizli, Venedikli, Floransalı tüccarlar Bursa’dan ipekli kumaş almaya geliyorlardı. İran’dan gelen ipek ipliği Bursa’da dokunur ve boyanırdı.

Şerif ailesinden bir kişinin de yolu Bursa’ya düşmüştür. Mekke Şerifi Abdülmuttalip’in torunu, Şerif Müsaid Paşa Bursa’da yaşamıştır. Şerif Muhittin Targan’ın büyük dedesidir.

*

Texier, Hammer, Hamilton, Martin William Leake, George Wheler, Wilde, Charles Fellows, Von Ignatz von Brenner, Baptistin Poujoulat gibi seyyahlar Bursa’yı ziyaret etmişlerdir.

1836 yılında gelen Miss Julıa Pardoe, 1840’lı yıllarda gelen misyoner Bayan Schneider, 1853 yılında gelen G. William, 1893 yılında gelen Mrs. Max Georgina Müler gibi, Bursa’ya gelen gezginlerin önemli bir kısmının da kadın olduğu görülür.

Von Der Moltke, Albay Spencer gibi askerlerin de yolu Bursa’ya düşmüştür.

1840’larda Protestan misyonerlerin Bursa’da okul ve kilise açtığını görüyoruz.

Ünlü gezgin Evliya Çelebi, ünlü coğrafyacımız Katip Çelebi’de Bursa’yı ziyaret etmişlerdir.

*

Otuzlu yıllarda Bursa’ya gelenleri Bursa’da yayımlanan Hakkın Sesi gazetesinden takip edelim. O döneme ait gazete haberlerindeki gramer hatalarını düzeltmediğimi özellikle belirteyim.

Yazıda haberleri o dönemin gramerine ve bazen hatalı da olsa gazetelerde verildiği şekliyle vermeye çalıştım.

Otuzlu yıllarda Bursa’ya gelen ziyaretçilerin Uludağ’a çıkarılması adet olmuştu. Bu ziyaret bazen günübirlik olurdu, bazen de ziyaretçi bir veya birkaç gece kalırdı.

İstanbul’dan Bursa’ya film çekmek için de gelen ekipler olurdu. “Bataklı Damın Kızı” filmi Çalı’da, “Köroğlu filmi” İnegöl’ün Cerrah köyünde çekilmiştir.

O yıllarda soyadı yoktu. Soyadı kanunu 21 Haziran 1934 tarihinde çıkmıştı.  2 Ocak 1935 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu yüzden ismini verdiğimiz bazı kişilerin soyadı yoktur. Vatandaşlara soyadı almak üzere bir süre tanınmıştır.

2-7-934

İngiliz Sefiri şehrimizde. İngilterenin Türkiye sefiri dün yatı ile Mudanyaya gelmiş sefir cenaplarını belediyenin seyyahin şubesi müdürü Tevfik Beyle Osmanlı bankası müdürü M Alyanak ve diğer bazı zevat tarafından karşılanmıştır. Sefir cenapları Mudanyadan şehrimize gelerek Uludağa çıkmış ve oradan da Gemliğe giderek geceyi Gemliğe giden yatında geçirmiştir.

10-9-934

350 seyyah geldi Geçen gün Teofil Gotye vapurile Mudanyaya 350 Fransız seyyahı gelmiş, seyyahlar otobüslerle Bursaya nakledilerek şehri gezmişler ve akşama aynı vapurla İstanbula gitmislerdir.

17-9-934

İsveç veliahtı geliyor Bursa’ya gelecek olan isveç veliahtanın ikametine tahsis olunan köşteki hazırlıklara nezaret etmek üzere Ankaradan hariciye vekaleti elçilik müşteşarı Şefkati bey şehrimize gelmiştir. İsveç veliahtı ayrıca Uludağa çıkacağından dağdaki otelin noksanlarını tespit üzere Tokatlıyan otelinden bazı memurlar da gelmişlerdir.

Aynı haber 1 Ekim tarihli Hakkın Sesi gazetesinde tekrar yer almıştır.

8-10-934

Misafirlerimız gittiler. Asil misafirlerimiz isveç veliahtı prens Güstav Adolf Hazretlerilerinil cuma sabahı valimiz Fazlı Bey vilayet hududunda lsveç veliaht prens Güstav Adolf Hz. karşılamıştır. Aziz misafirlerimiz Kurşunlu köyünde otomobillerinden inerek kendilerini selamlayan köylülere iltifatta bulunmuşlar ve köylü kızlarının verdikleri çiçekleri almışlardır. İnegölde de halk büyük tezahürat yapmış ve misafirlerimiz Bursaya saat on üç buçukta varmışlardır. Yol İsveç-Türk bayrakları ile donatılmıştır.

Yollarda binlerce halk toplanmış. Veliaht Hazretleri Cumhuriyet meydanında otomobilden inerek halkı selamlamış ve bir müddet yaya yürümüştür. Bu sırada halk misafirlerimizi şiddetle alkışlamıştır. Buradan Cumhuriyet köşküne çıkan aziz misafirlerimizi köşkte belediye reisimiz Muhiddin Bey karşılamış ve kendilerine şehir namına buketler vermişler. Yemeği müteakip Veliaht Hazretlerile maiyeti erkanı Yeşil türbe ve çamii ile diğer tarihi abideleri, Ulucamii gezmişlerdir. Veliaht Hazretleri bilhassa Yeşil camide bir saat kadar kalmış çiniler hakkında belediye seyyahin şube il müdürümüz Tevfik Haltı

Burada biriken halkın alkış tezahüratı arasında köşklerine dönmüşlerdir. Misafirlerimiz evvelki sabah refakatlarında valimiz belediye reisimiz olduğu halde Uludağa çıkmışlar kendilerini Uludağ oteli önünde dağ kulübü idare heyeti azaları karşılamışlardır. Prens Hazretleri dağcıların ayrı ayrı ellerini sıkarak iltifatta bulunmuşlar ve bir müddet kendilerile konuşarak dağda yapılan kış sporları hakkında izahat almışlardır. Prens Hazretleri Uludağın cazip manzaralarını çok beğendiklerini söylemişler ve otel etrafında bir müddet gezerek muhtelif resimler almışlardır. Veliaht Hazretleri bir aralık dağcılar arasında resimlerini aldırmak lütfünde bulunmuşlar; bu sırada kendilerine kulüp reisi tarafından güzel bir albüm takdim edilmiştir. Misafirlerimiz otelde yaptıkları bir kahvealtıyı müteakip Bursaya inmişler ve öğle yemeğini köşkte yedikten sonra İpekçilik enstitüsünü, Muradiye türbelerini, lpekiş fabrikasını, Çekirge kaplıcalarını ve Yıldırım türbesini gezmişler ve gece Mudanyaya hareket etmişlerdir. Kendilerine şehrimizden ayrılırlarken belediye reisimiz tarafından şehir namına buketler verilmiş ve bir şehir albümü takdim edilmiştir. Aziz misafirlerimiz evvelki gece Ertuğrul yatı ile İstanbula hareket etmişler

Veliaht hazretleri belediye reisimize Bursada halkın kendilerine karşı gösterdiği fevkalade samimi tezahürattan mütehassis olduklarını beyan etmişlerdir.

15-2-1934

Mısır prenslerinden Mahmut Kairi paşa şehrimize gelmiş ve lznik civarında avlandıktan sonra şehrimizdeki tarihi eser ve abideleri gezmiştir.

2-7-1934

Bursaya Yunan dağcıları geldi ve Uludağa çıkarıldılar. Bursalı dağcılar eşlik etti. Gelenler içinde Yunanistan kayak şampiyonu Matmazel Ameli de bulunuyordu. Gazete kayakçı ile mülakat yapmıştır

25 Ağustos1934 Akşam

İstanbul’da yayımlanan Akşam gazetesi “İktisat Vekili Celal Bayar’ın Bursa’ya geldiğini ve Çalı’ya gidip, çekilmekte olan Bataklı Damın Kızı Aysel filminin setini ziyaret ettiğini” haber yapar.

3-9-934

-Gazetede Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerine mensup iki gazetecinin Bursa’ya geldiğini okuyoruz.

12-11-934

12 Kasım tarihli Hakkın sesi gazetesi dönemin iktisat vekili Bursa Umurbeyli Celal Bayar’ın Yunan iktisat vekili ile birlikte saat 16’da Bursa’ya geleceğini haber veriyordu. Gazete, Yunan iktisat vekilinin Bursa’daki fabrikaları gezeceğini haber veriyordu.

19/11/1934 tarihli gazetede seyyahların (turist yerine bu kelime kullanılıyordu) şehirde sinemadan başka bir eğlence yeri olmadığını, bir BAR bile bulamadıklarından şikâyet ettiklerini okuyoruz.

Günümüzde değişen tek şey sadece çok sayıda bar olduğu, başka bir şey yok.

04/12/1934 tarihli Hakkın Sesi Urfa Valisi Nizamettin Bey’in kaplıca tedavisi için Bursa’ya geldiğini öğreniyoruz.

25 Mart 1935 tarihli gazetede Ankara’nın şehir planını çizen meşhur şehircilik uzmanı Jansen ile ilgili bir haber çıkar. “Şehircilik mimarı Yansen’in bugünlerde şehrimize geleceğini öğrendik. Yansen Ankara’ya giderken şehrimize uğrayacak ve Uludağ’a çıkacaktır.

Bir Amerikan gazeteci şehrimizde, “Amerikadaki 212 gazetenin muhabiri Mis Betty Ross şehrimize gelmiş ve dört gün kaldıktan sonra dün İstanbul’a gitmiştir. Amerikalı kadın gazeteciye Belediye seyyahin müdürü Tevfik Halis Bey refakat etmiş, şehrimizin görülecek yerlerini gezdirmiştir.

23-4-935

Meşhur şehircilik uzmanı Yansen evvelki gün şehrimize gelmiştir. Mimar Yansen bir dostunun ricası üzerine hastanemiz doktorlarından Osman Niyazinin yaptıracağı bir evin planı için şehrimize gelmiştir.

24-7-935

Ankara’daki Akba kitap evi sahiplerinden ve gazeteci arkadaşlarımızdan Âdil Akbay ailesi ile birlikte birkaç gün kalmak için şehrimize gelmiştir.

27-9-35 Mısırlı gazeteci ne diyor

Şehrimize geldiğini bildiğimiz Mısır gazetecilerinden Fatma nimet Raşit bir köy gezisi yapmış ve Uludağ’a çıktıktan sonra şehrimize dönmüştür. Değerli meslektaşımız Fatma Nimet Raşit bir köy gezisi yapmıştır.

Değerli meslektaşımız Fatma Nimet Raşitin refakatinda bulunan Cumhuriyetin Adisababa muhabiri Zeki Ağabey dün bizim adımıza Fatma Nimet Raşitle bir mülakat yapmıştır.

25-9-935

Dünyanın en meşhur röntgencisi professör Dessaur şehrimize gelmiş ve birkaç gün Uludağ otelinde kaldıktan sonra İstanbula gitmiştir. Professör Uludağdaki ültaviyole şuaatını ölçmüştür.

İran Şehinşahı ve Kraliçe Süreyya Bursa’da             

NATO’ya girdikten ve CENTO’nun kurulmasından sonra ülkenize çok sayıda devlet adamı, sinema yıldızları, batılı iş adamları, gazeteciler…ülkemizi ziyarete gelirler. Sade batıdan değil, Cento üyesi olan Irak, İran ve Pakistan’dan çok sayıda devlet başkanı ve bakanlarda ülkemize geldiler.

İran Şehinşahı Rıza Pehlevi, eşi İmparatoriçe Süreyya ile 15 Mayıs 1956 tarihinde Türkiye’yi ziyarete geldiler. Şah ve eşi 21 Mayıs’ta İstanbul’a geçerler.

Bursa Umurbey köyünden olan Cumhurbaşkanı Celal Bayar, ülkemize gelen devlet adamlarının çoğunu Bursa’ya getirmiştir. Bursa’ya gelen devlet adamları arasında Alman cumhurbaşkanı, İran Şahı ve Afgan Kralı’nı sayabiliriz.

25 Mayıs 1956 tarihinde Bursa’ya gelen Şah ve eşi, 26 Mayıs 1956 tarihinde İzmir’e geçmiş ve buradan ayrılmıştır. Şah’ın ziyaret ettiği illerde anısı için hatıra pulu basılmıştır.

İran Şehinşahı’nın Bursa Ziyareti anısına bastırılan pul

16 Mayıs 1956 tarihli Yeni Ant gazetesi İran Şehinşahı’nın Türkiye’ye geldiğini ve 15 gün kalacağını ön sayfada duyuruyordu.

23 Mayıs 1956 tarihli Yeni Ant gazetesi Şahın yarın saat 11’de İmparatoriçe Süreyya ile geleceklerini ve Çelik Palas terasında şereflerine bir ziyafet verileceğini ön sayfasında duyurur.

24 Mayıs 1956 tarihli Yeni Ant gazetesi “İRAN HÜKÜMDARLARI BUGÜN GELİYOR” manşetiyle ön sayfasını bu ziyaret ayırır. Ön sayfada İmparatoriçe Süreyya’nın ayrı bir fotoğrafı ve Şah ile olan bir fotoğrafı ön sayfadaydı.

Ertesi gün Yeni Ant gazetesi ön sayfasında Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve İran Şehinşahı’nın Ankara’da halkı selamlarken çekilmiş bir fotoğrafı ve Kraliçe Süreyya’nın iki fotoğrafın ön sayfada yer alıyordu.  Gazete ön sayfasını neredeyse bu ziyarete ayırmıştı.

Gazete muhalifliğini gösterir, “Çelik Palastaki ziyafet 80 bin liraya maloldu” haberini ön sayfada verir.

Dikkat ettiyseniz gazetedeki fotoğraflar Bursa’ya ait değil. O dönemde girişte değindiğimiz gibi basılacak fotoğrafların klişeye aktarılması gerekiyordu ve bu işlem İstanbul’da yapılıyordu.

*

 

Ülkedeki ekonomik kriz Batı Almanya ile yakınlaşmayı getirir. ABD de Almanya’yı bu konuda teşvik eder. Batı Alman cumhurbaşkanı ekonomik iş birliğini arttırmak için Türkiye’yi ziyaret eder. Batı Almanya Cumhurbaşkanı Theodor Heuss ülkemizi ziyaret eder. 10 Mayıs 1957 günü Bursa’ya gelir.

Theodor Heuss (31 Ocak 1884-ö. 12 Aralık 1963), Alman siyaset adamı ve Batı Almanya’nın ilk Cumhurbaşkanı. Theodor Heuss 31 Ocak 1884 tarihinde doğmuştur. Münih’te sanat tarihi, Berlin’de siyaset bilimi eğitimi aldı. 1910’da İlerici Halk Partisi, 1920’de de Alman Demokrat Partisine (DDP) girdi ve bu partiyi Reichstag’da temsil etti (1924-1928, 1930-1933). Hitlers Weg (Hitler’in Yolu) adlı kitabı Nazilerce yakıldı, Reichstag dağıtıldıktan sonra doğum yeri Heidelberg’e çekildi. Die Hilfe gazetesini kapatılıncaya değin yönetti (1936). Hitler’in iktidarı boyunca Nazi karşıtı liberal çevrelerle ilişkisini sürdürdü. II. Dünya Savaşı’ndan sonra Amerikan askeri yönetimi tarafından Württemberg-Baden hükümetinin eğitim bakanı (1945-1946), sonra Alman Hür Demokrat Partisi (FDP) lideri oldu.

12 Eylül 1949’da Federal Almanya cumhurbaşkanı seçildi, 1954’te ikinci kez bu göreve seçildikten sonra 1959’da yerini Heinrich Lübke’ye bıraktı.

Dr. Theodor Heuss ve maiyetindeki heyet Türk hükûmetinin davetlisi olarak, Türk – Alman ilişkilerinin ve iş birliğinin geliştirilmesi amacıyla ülkemize 8 günlük bir ziyaret yapmıştır.

Bu ziyarette 73 yaşındaki Cumhurbaşkanına Hariciye Vekili Heinrich Von Brentano ile Tümgeneral Fritz Reinhardt da refakat etmişlerdir. 05.05.1957 günü saat 17:40’da özel bir uçakla Ankara Esenboğa hava limanına inen Heuss ve Alman heyetinin uçağına hudutlarımızdan itibaren, hava kuvvetlerimize ait 8 jet uçağı refakat etmiştir. Heyet Ankara’da askerî merasim eşliğinde Cumhurbaşkanı Celâl Bayar ve Başbakan Adnan Menderes tarafından karşılanmıştır. Türk ve Alman heyetleri Ankara’da 3 günlük temaslarda bulunmuşlardır. Görüşmelerin merkezini askerî, ticarî ve iktisadî iş birliği oluşturmaktadır. Ayrıca Kıbrıs meselesi de bu görüşmelerde masaya yatırılmıştır. Görüşmelerin en önemli konusu 740 milyon marklık Türk-Alman silah anlaşmasıdır. Bu anlaşma ile Türkiye 1957 yılında Almanya’ya 250 milyon dolarlık silah satacaktır.

Bu dönemde Türkiye’deki şeker ve çimento fabrikalarının ve başta Sarıyer Barajı olmak üzere diğer barajların kurulmasında, Haydarpaşa ve Samsun Limanlarının kuruluşunda Alman firmaları faal rol almışlardır.

Ziyaretin ilk durağı Çankaya’daki Hariciye Köşkü olmuştur. Ziyaretin ikinci gününde Alman heyeti Anıtkabire saygı ziyaretinde bulunmuş, ardından Türk ve Alman heyetleri arasındaki müzakereler Çankaya’da başlamıştır. 7 Mayıs günü Çankaya köşkünde Dr. Heuss’a Ankara fahrî hemşehrilik pâyesi verilmiştir. Öğleden sonra Ankara’da bir gezi tertip edilmiş ve heyetler Ankara Arkeoloji Müzesini ziyaret etmişlerdir. 8 Mayıs günü düzenlenen merasimde Ankara üniversitesi Rektörü tarafından Dr. Heuss’a hukuk doktoru unvanı lâyık görülmüştür. Saat 20:00’de Ankara Palas Salonunda düzenlenen resmî kabulün ardından, heyet saat 21:00’de hususî bir trenle İstanbul’a hareket etmiştir. 9 Mayıs günü saat 12:20’de İstanbul’a ulaşan heyeti İstanbul Valisi, Belediye Başkanı, askerî ve mülkî erkan karşılamıştır. Ardından Türk ve Alman heyeti deniz yoluyla Dolmabahçe Sarayı’na geçmiştir. Misafir heyete ikametleri için Şale Köşkü tahsis edilmiştir. Saat 17:00’de Alman heyeti Ayasofya ve Sultan Ahmet Camilerini ziyaret etmiş ve 19:30’da tekrar Şale köşküne dönüş yapmıştır. 10 Mayıs günü saat 10:30’da Savarona yatı ile Mudanya’ya geçen misafirler oradan Bursa’yı ziyaret edip tekrar saat 22:40 dolaylarında İstanbul’a dönmüştür. Bursa ziyaretinde heyetler Yeşil Türbe, Ulucami ve Muradiye Külliyesi’ni gezmişlerdir.

Dr. Heuss İstanbul’daki ziyaretlerine 11 Mayıs günü de devam etmiş ve Alman Lisesi, Teutonia Kulübü, Türk-Alman Dostluk Cemiyeti, Alman Hastanesi ve Alman Arkeoloji Enstitüsü ziyaret durakları olmuştur. Dr. Heuss saat 16:30’da Tarabya’daki Alman Mezarlığını ziyaret ederek Mareşal Von Der Goltz’un mezarına Riyaseticumhur forsunu taşıyan kordelâyı hâvi bir çelenk koyarak saygı duruşunda bulunmuştur. 12 Mayıs günü ziyaretini tamamlayan Alman heyeti 13 Mayıs günü saat 17:15’de hususî bir uçakla ülkemizden ayrılmıştır.

Bu ziyaret esnasında Türkiye tarafından imali kararlaştırılmış olan 740 milyon Marklık mühimmat siparişine ait mukavele Alman Federal Meclisi tarafından 10 Mayıs 1957 günü kabul edilmiş ve üretime başlanabilmesi için verilmesi icap eden 255 milyon Marklık avans Türkiye Cumhuriyeti namına Almanya Merkez Bankasına havale edilmiştir.

Bu ziyaretle ilgili olarak hatıra pulları basılmıştır.

28 Ağustos tarihli Yeni ANT gazetesinden 3 Eylül tarihinde Zahir Şah Bursa’ya geleceğini öğreniyoruz.

Muhammed Zahir Şah (15 Ekim 1914 -23 Temmuz 2007), 1933-1973 arasında Afganistan’ı yönetmiştir.

Zakir Şah, 1933’te babasının öldürülmesi üzerine 19 yaşında tahta çıktı. 1964’te bir anayasa çıkararak meşruti monarşiye dayalı bir düzen getirdi. Akrabalarının kamu görevleri üstlenmesini yasaklayarak iktidarını pekiştirdi. İzleyen dönemde bir dizi ekonomik kalkınma projesi gerçekleştirdi.

Sovyetler Birliği ve ABD’den aldığı dış yardımlarla sulama tesisleri ve otoyollar yaptırdı. Uluslararası ilişkilerde Afganistan’ın tarafsızlığını korumayı başardı. Bununla birlikte giriştiği reformlar Kabil çevresi dışında pek etkili olamadı. Ülke 1970’lerin başlarında kuraklık ve açlıkla karşı karşıya kaldı. Pakistan sınırındaki Peştu kabilelerinin özerklik mücadelesi daha da tırmandı. Başkentteki siyasal yapı ülkenin ekonomik sorunlarının üstesinden gelemedi. Şahın kayınbiraderi General Muhammed Davud Han, 17 Temmuz 1973’te kansız bir darbeyle monarşiyi devirerek cumhuriyet ilan etti. Tahttan resmen 24 Ağustos 1973’te çekilen Zahir Şah, daha İtalya’ya sürgüne gitti.

Sovyet-Afgan Savaşı sırasında sürgündeki muhalifleri örgütleme planı başarısızlığa uğradı. 2001’de, ABD’nin Afganistan’daki Taliban yönetimini devirmesinden sonra ülkeye döndü. Ülkesindeki etnik grupların birliğini sağlamak için geleneksel Loya Jirga başkanlığına geçti.

Muhammed Zahir Şah, 23 Temmuz 2007 tarihinde uzun süren hastalığının ardından, Kabil’deki başkanlık sarayında öldü. Ölümü Başkan Hamid Karzai tarafından ulusal televizyonda açıklandı. Cenazesi 24 Temmuz’da yapıldı. Maranjan Hill kraliyet türbesine defnedildi.

Vilayette şahı karşılamak ve program yapmak için toplantı yapılır.

Zahir Şah, Cumhurbaşkanı Celal Bayar ile beraber Gayret muhribi ile değil, Umur yatıyla Mudanya’ya gelirler. Mudanya’dan da üstü açık bir Ford arabayla ve 30 otomobillik konvoyla Bursa’ya gelirler.

Zahir Şah iki gün Başta Yeşil Cami ve Yeşil türbeyi ve Bursa’nın tarihi yerlerini gezer Merinos ve İpekiş fabrikalarını ziyaret eder.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Celal Bayar ile Karacabey Harasını ziyaret eder, ilimizden ayrılır.

*

13 Nisan 1958 tarihli Hakimiyet gazetesinde üç Japon gazetecinin şehrimize geleceğini okuyoruz. Japonlar o yıllarda ülkenin beşinci büyük kenti olan Bursa’ya ilgi gösterdiklerini öğreniyoruz.

Batı Almanya CumhurbaşkanıTheodor Heuss, ülkemizi ziyaret eder. 10 Mayıs 1957’de Bursa’ya gelmiştir.  8 Mayıs 1958 tarihli gazete bu ziyareti hatırlatır ve Batı Almanya Cumhurbaşkanının Yeşil Türbe önünde çekilmiş fotoğrafını haberinde kullanır.

31 Mayıs 1958 Yeni ANT gazetesinde Hollanda Kraliçe’sinin eşi Prens Bernard (1911– 2004) Bursa’ya özel uçakla geldiği yazıyordu. Prens’in gezisi kısa sürmüş. Şehirde kaldığı birkaç saat içinde tarihi yerleri gezmiş, Uludağ yoluna çıkmış ve tekrar uçakla İstanbul’a dönmüştür. Prens Bernard,1937 yılında Kraliçe Beatrix ile evlenmiştir.

25 Eylül tarihli Yeni ANT gazetesi “Bursa hemşerisi” Albert Gabriel’in şehrimizden ayrıldığı haberini veriyordu.

Fransız arkeolog, mimar, ressam Albert Gabriel (1883-1972) de bu tutkunlardan biri. 1958 yılında kaleme aldığı ‘Bir Türk Başkenti Bursa’ isimli kitabını yazmıştır.

Kitabında, Bursa’nın başta mimarisi olmak üzere, sosyal ve kültürel dokusunun inceler, Gabriel; Doğu Anadolu’dan Konya’ya, Bursa’dan Boğaziçi saraylarına kadar yüzlerce mimari eserin rölövesini çıkardı. Gabriel, aynı zamanda İslam arkeolojisi üzerine olan uzmanlığıyla biliniyor. 1923’ten sonra Türk sanatı ile ilgilenmeye başladı. 1926’da İstanbul’a geldi ve uzun yıllar Türkiye’de kaldı. Türk hükümetinin isteği üzerine 1925’ten 1960’lara kadar tarihî yapıların araştırılması ve korunması üzerine raporlar hazırladı.

Türk mimari sanatını dünyaya tanıtan Gabriel, eserinde, Bursa’daki tarihî eserlerin envanterini ve temel karakteristik özelliklerini anlatır.

Albert Gabriel Emirsultan’da (Bursa’da Kültür sitesinden alınmıştır)

Bursa için, “İstanbul’dan sonra mimari eser bakımından en zengin Türk şehridir” diyen Gabriel kitabında, Ulucami’den Emirsultan’a, Yeşil Türbe’den Muradiye türbelerine pek çok tarihî mekânın çizimine ve fotoğraflarına yer vermiştir.

Mart 1959 tarihli Hakimiyet gazetesi Gabriel’in yazdığı kitabı haberleştirir.

Gabriel kitabının önsözünde, “Bursa’ya ilk yolculuğum 1908’e uzanmaktadır. Oraya sık sık gittim ve kaldığım süre içerisinde eski başkentin mevsimlere göre büründüğü çok çeşitli yönlerinin hatırasını her zaman özlemle anıyorum. Hemşerilerime sadece, ağırbaşlı ve sade bir eser sunmaktan üzüntü duyuyorum; aslında bu çalışma Doğu’nun ünlü şehirleri arasında en güzellerinden biri olan kıymetli şehrimizin çekici ve farklı güzelliğini yetersiz biçimde açıklamaktadır” diye yazar.

26 Eylül 1958 Cuma tarihli Hakimiyet gazetesi bir prensesin geleceğini haber verir.

İran prenseslerinden, Şah Rıza’nın kız kardeşi Şems, pazartesi günü şehrimize gelecek; müze ve camileri gezecek olan prensesin şerefine Çelikpalas’ta ziyafet verileceğini öğreniyoruz.

2 Temmuz 1959 tarihli Hakimiyet gazetesi Osmanlı Hanedanından Prenses Neslişah’ın İstanbul’a geldiğini okuyoruz.

Antikacı ve karagöz ustası Hayali Şinasi Çelikkol, Neslişah Sultan’ın babasının Kapalıçarşı’daki dükkânına geldiğini ve kilim satın aldığını anlatmıştı. Sultan, 1960’lı yıllarda bir kere daha gelmiş.

Altmışlı yılların başında Türkiye’de bir çocuk yıldızın, Zeynep Değirmencioğlu’nun rüzgârı esiyordu. Rol aldığı “Ayşecik” dramatik filmler seyirci rekoru kırıyordu. Bursa’da oynanacak bir filmi öncesi Bursa’ya gelir ve doğal olarak yerel basında haber olur. 1 Şubat tarihli Hakimiyet gazetesinde yayınlanan haberden Zeynep Değirmencioğlu’nun altı yaşında olduğunu ve 10 Şubat 1960’ta gösterime girecek “Ayşecik filminin galası için” Bursa’ya geldiğini öğreniyoruz.

Film, Yeni Marmara Sineması’nda oynayacaktır.

Filmin ilanı da gazetelerde yayınlanır.

11 Şubat 1960 Hakimiyet

10 Nisan tarihli Hakimiyet gazetesi Yunan Kralı’nın yeğeni Prens Pierre’in ilimize geleceği haberini verir. Haberde “Prensin Ankara ve Ege bölgesinde tetkikler yapacağını ve İznik kazasında bulunan arkeolojik eserler üzerinde tetkiklerde bulunacağını” bilgisi veriliyordu.

Devir değişir, 27 Mayıs olur. Bu defa Bursa’ya zoraki misafirler gelir.  27 Mayıs’tan sonra kurulan Milli Birlik Komitesi Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan 55 ağayı Batı Anadolu’ya gönderir. Bu ağalardan bazıları Bursa’da zorunlu ikamete tabi tutulurlar.

5 Aralık 1960 Hakimiyet

Beklenen ağalar Bursa’ya gelir Ağalar Van’dan getirilmiştir. Ağadan birisi milletvekilliği de yapmış bulunan Kinyas Kartal’ın yeğeni Balâ Kinyas, diğeri de Ertuş aşiretinden, Van Başkale ilçesinde belediye başkanlığı yapmış olan Mehmet Ertüş’tür.

1969 yılında Libya Kralı Sunusi, Bursa’da Çelikpalas’ta hem tatil yapıp, banyolarda şifa ararken, ülkesinde yapılan ihtilalle tacını kaybetti. İran’da şahı deviren hareketin liderliğini yapan Humeyni’de Bursa’da bir müddet sürgün hayatı yaşadı. 1964 yılında geldiği Bursa’da yaklaşık on ay kaldıktan sonra Irak’ın Necef kentine gitti.

*

14 Mayıs 2008’de Bursa önemli bir ziyaretçiyi ağırladı. Kraliçe II. Elizabeth ve eşi Prens Philip, özel uçak Ankara’dan 14 Mayıs 2008 Çarşamba günü Bursa Yenişehir Havaalanı’na geldiler.  Buradan Kozahan’a gelen Kraliçe’yi, Bursa Mehter Takımı “Ceddin deden” marşıyla karşıladı. Kraliçe II. Elizabeth’i, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül ve Bursa protokolü karşıladı. Burada Kraliçeye eşarp hediye edildi, burada ebru yapımını izledi.

İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth, Bursa Klasik Türk Musikisi Korosu’nun eşliğinde verilen yemekten sonra, Ankara Olgunlaşma Enstitüsü tarafından 13 mankenden oluşan, Osmanlı ve motiflerini içeren, sultanların saraylarda giydikleri kıyafetleri içeren, ‘Dünden Bugüne Yansımalar’ adlı defileyi izledi.

İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth, Ressam Şefik Bursalı Sanat Galerisi’nde gölge oyunu gösterisini izledikten sonra, Yeşil Cami ve Yeşil Türbeyi ziyaret etti. Buradan Hünkâr Çay Bahçesi’ne geçti. Burada Kraliçe’ye, Topkapı Sarayı Müdürü Prof. Dr. İlber Ortaylı tarafından Yeşil Türbe’nin yapısı, tarihçesi ve restorasyonla ilgili bilgiler verdi.

  • Ekrem Hayri PEKER

 

KAYNAKÇA:

  • ANT
  • Hakkın Sesi
  • Hakimiyet Milletindir
  • Kaplanoğlu, Raif, Seyyahların Gözüyle Bursa, www.bursadakultur.org
  • Yeni Ant

Ekrem Hayri PEKER

Kimya mühendisi, araştırmacı, yazar. Bursa Mustafakemalpaşa’da (1954) doğdu. Anadolu Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunu. TUBİTAK veri tabanına kayıtlı “Teknoloji tabanlı Başlangıç Firmalarına Özel İş Geliştirme” mentörü, C Grubu iş Güvenliği uzmanı olarak Nano kimyasalların tekstil materyallerine uygulamalar konusunda üniversitelerde konferanslar verdi. Yayınlanmış kitaplarından bazıları: "Kuşçubaşı Hacı Sami Bey", "Özbek Mektupları", "Yeşim Taşı - Ön Türkler ve Türk Tarihinden Kesitler", "Kafkasya'dan Anadolu'ya - Zekeriya Efendi". Belgeseltarih.com kurucu ortağı ve yazarıdır. E-Posta: [email protected]

FACEBOOK - YORUM YAZ

Sosyal Medyada Paylaşın:
  • YENİ
Her 10 Yunan Askerinden 6’sı…

Her 10 Yunan Askerinden 6’sı…

Haber Merkezi, 19 Nisan 2024
Tarihi Göztepe-Konak Tramvay Hattı

Tarihi Göztepe-Konak Tramvay Hattı

Hüseyin Yörükoğlu, 11 Nisan 2024
Bursa’nın Lezzet Durakları ve Değişim

Bursa’nın Lezzet Durakları ve Değişim

Ekrem Hayri PEKER, 2 Nisan 2024
YOLUN SONU! Çerkez Ethem ve Kardeşleri

YOLUN SONU! Çerkez Ethem ve Kardeşleri

Haber Merkezi, 29 Mart 2024
Bir Mektup.. Bir Tehdit… Bir İsyan…

Bir Mektup.. Bir Tehdit… Bir İsyan…

Haber Merkezi, 13 Mart 2024
Kalfatlı – Kalafatlı ve Kültürel Kimliği

Kalfatlı – Kalafatlı ve Kültürel Kimliği

Dr. Yaşar KALAFAT, 11 Mart 2024