Hacı Anestis, bırakın ordusunu, kendini bile kurtaramadı

Hacı Anestis, bırakın ordusunu, kendini bile kurtaramadı

30 AĞUSTOS’UN ATİNA’DAKİ SONUCU: 6 İDAM

TBMM başkanlığı bile yapmış AKP’li siyasetçi İsmail Kahraman, “İstanbul’un kurtuluşu 6 Ekim, kim demiş? İzmir’in kurtuluşu 9 Eylül, kim demiş? Ne münasebet. Cihan harbi bitti, müstevliler alacaklarının birkaç kat mislini aldı ve öyle gittiler, çekildiler. Kurşun sıkmadık ki” dedi. Türkiye şaşkın baka kaldı.

Yunanlar da büyük ihtimalle şaşkındır şimdi, “Madem bir savaş yoktu. Türk taarruzunda Yunan ordusunun cephesi yarıldı, ordu mevcudunun yarısını Anadolu topraklarına gömüp döndüler diye ağır yenilgiden sorumlu tuttuğumuz 3 eski başbakan, 2 bakan ve başkomutanı niye idam ettik öyleyse biz?!” diye dövünseler haklarıdır…

Bırakalım da, Kurtuluş Savaşı’nı yok saymaya meraklı yerli ve milli siyaset erbabımız onlara cevap versin…

ALTILAR DAVASI – GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 6 İDAM

Yazar Tayfun Çavuşoğlu anlatıyor:

Bizim Zafer Bayramı olarak coşkuyla kutladığımız 30 Ağustos 1922, tabii ki Yunan tarafı için çok büyük bir hezimetti. Yunanlar ‘Küçük Asya Felaketi’ diyorlar.

Mustafa Kemal Paşa’nın 26 Ağustos 1922’deki Büyük Taarruz sırasında, “Mağrur kumandan, gel de ordularını kurtar!”  diye seslendiği; daha birkaç ay önce “Bütün cepheyi gezdim, Mustafa Kemal adında bir kumandana rastlamadım” diye kibirlenen General Hacı Anestis, bırakın ordularını kendisini dahi kurtaramayacaktı.

Savaşın kaybedilmesi üzerine Yunan hükümeti istifa etti, albaylar cuntasının başlattığı ayaklanma üzerine Kral I. Konstantinos İtalya’ya kaçtı.

Konstantin hükumetinin bütün bakanları tutuklandı ve vatana ihanet suçlamasıyla yargılandı.

İki ay süren duruşmalar sonucunda, Konstantin’in son iki başbakanı Dimitrios Gunaris ve Petros Protopapadakis, Başkomutan Georgios Hatzianestis, eski başbakan  Nikolaos Stratos, Savaş Bakanı  Nikolaos Theotokis ve Dışişleri Bakanı Georgios Baltatzis 28 Kasım 1922’de idama mahkum edildiler.

Bu altı kişi, duruşmalardan hemen sonra Atina’da, bir aşağılama şekli olarak, sandalyeye ters oturtulmuş şekilde sırtından kurşuna dizilerek idam edildi.

Altılar Davası’nda iki Sanık ömür boyu hapis cezası alırken, bir sanık da sürgünle cezalandırıldı…

O sırada Türkiye’de esir bulunan ve henüz ülkesine iade edilmemiş olan 1. Kolordu Komutanı General Trikupis hakkında, Yunanistan’a döndükten sonra da dava açılmadı. O hiç yargılanmadı.

DETAYLAR VİDOEDA…